Belçika’da yeni eğitim yılı başladı: Brüksel ve Wallonie’de 900 bin öğrenci için akıllı telefon yasağı
Belçika’nın Fransızca eğitim veren bölgeleri Brüksel ve Wallonie’de yaklaşık 900 bin öğrenci için yeni eğitim yılı bugün başladı. Öğrenciler, dördüncü kez yaz tatilini erken kapatırken, en önemli yenilik kreşten ortaöğretime kadar tüm kademelerde geçerli olan akıllı telefon yasağı oldu. Ancak yeni döneme öğretmen açığı, bütçe tartışmaları ve eğitim müfredatında yapılacak köklü reformların gölgesi düştü.
Belçika’da yeni eğitim yılı başladı: Brüksel ve Wallonie’de 900 bin öğrenci için akıllı telefon yasağı
Belçika’nın Fransızca eğitim veren bölgeleri Brüksel ve Wallonie’de yaklaşık 900 bin öğrenci için yeni eğitim yılı bugün başladı. Öğrenciler, dördüncü kez yaz tatilini erken kapatırken, en önemli yenilik kreşten ortaöğretime kadar tüm kademelerde geçerli olan akıllı telefon yasağı oldu. Ancak yeni döneme öğretmen açığı, bütçe tartışmaları ve eğitim müfredatında yapılacak köklü reformların gölgesi düştü.
Akıllı Telefonlar Artık Yasak
Geçtiğimiz yıl bazı okullarda deneme amacıyla uygulanan yasak, bu eğitim-öğretim yılı itibarıyla tüm okullarda zorunlu hale getirildi. Öğrenciler sınıfta, teneffüslerde ve okul bahçesinde telefonlarını kullanamayacak. Yalnızca ders kapsamında öğretmen onayıyla izin verilecek. Flanders bölgesinde ise benzer düzenleme önümüzdeki hafta yürürlüğe girecek. Böylece Belçika genelinde öğrenciler için teknoloji bağımlılığını azaltmaya dönük büyük bir adım atılmış olacak.
Öğretmen Açığı Krizi Derinleşiyor
Yeni eğitim yılına Franstalige (Fransızca) konuşan bölgelerde öğretmen açığı krizi damga vurdu. Sendikalar, yalnızca bu yıl içinde 500 öğretmen kadrosunun kesildiğini açıklarken, hükümetin sorunu küçümsediğini savunuyor. CGSP Enseignement sendikası sözcüsü Jorre De Witte, yaptığı açıklamada, “Sorun sadece kadro açığı değil, aynı zamanda kötüleşen çalışma koşulları. Eğer daha fazla iş yükü ve daha az emeklilik hakkı gündeme getirilecekse, bu masada tartışmaya değer bir şey kalmaz” ifadelerini kullandı.
Bütçe Tartışmaları ve Olası Grevler
Federasyon Wallonie-Bruxelles hükümetinin 2026 bütçe hazırlıkları eğitim camiasında gerginlik oluşturuyor. Eğitim harcamaları toplam bütçenin yüzde 70’ini oluştururken, sendikalar yeni kesintilerden endişeli. Geçtiğimiz yıl artan iş yükü ve emeklilik reformlarına karşı greve giden öğretmenler, bu yıl da eylem planı hazırlıyor. Şimdiden 24 Eylül’de Namur’da ve 14 Ekim’de Brüksel’de büyük protesto gösterileri planlandı.
Müfredat Reformu ve İkinci Dil Tartışması
Yeni dönemde hükümetin gündemindeki diğer önemli konu ise ortaöğretim müfredatının reformu. Altıncı sınıfta başlayan değişiklikler önümüzdeki yıl birinci sınıftan itibaren uygulanacak. Ayrıca Fransızca eğitim veren bölgelerde Nederlands’in (Felemenkçe) zorunlu ikinci dil olup olmaması yeniden tartışmaya açıldı. Hâlihazırda öğrenciler ikinci dil olarak İngilizce veya Almanca’yı seçebiliyor. Ancak son veriler, öğrencilerin yalnızca yüzde 34’ünün Felemenkçeyi tercih ettiğini ortaya koydu. MR lideri Georges-Louis Bouchez, bu oranın ülkenin iki bölgesi arasındaki entegrasyonu zayıflattığını savunarak zorunluluk getirilmesini istiyor.
Türk Aileleri ve Öğrenciler İçin Önemi
Brüksel ve Wallonie’de yaşayan çok sayıda Türk kökenli öğrenci ve aile de bu değişikliklerden doğrudan etkileniyor. Telefon yasağı özellikle ebeveynler tarafından “çocukların derse odaklanması için olumlu” bir adım olarak görülürken, öğretmen açığı ve dil tartışmaları göçmen aileler için ayrı bir zorluk oluşturuyor. Türk veliler, çocuklarının hem Fransızca hem de Felemenkçe öğrenmesini önemserken, mevcut sistemin ikinci dil eğitiminde fırsat eşitliği sağlamadığı yönünde eleştiriler yapıyor.
Avrupa’da Benzer Gelişmeler
Belçika’daki uygulamalar, Almanya ve Hollanda’da da yakından takip ediliyor. Almanya’da bazı eyaletlerde telefon yasağı çoktan yürürlükte. Hollanda’da ise 2024-2025 eğitim yılında ilk kez ulusal düzeyde okullarda akıllı telefon yasağı başlatıldı. Uzmanlar, bu eğilimin tüm Avrupa’da yaygınlaşacağını, öğrencilerin dijital bağımlılıktan korunması için devletlerin ortak hareket ettiğini belirtiyor.
Halil Uygun
