Flaman Hükümeti'nden ayrımcılıkla mücadelede yeni dönem
Flaman hükümeti, işe alımlarda göçmen kökenli ve yaşlı adaylara yönelik ayrımcılığı tespit etmek için 2026’dan itibaren sektör örgütlerine “sahte CV” (praktijktest) uygulamasını zorunlu hale getiriyor. 12 milyon Euro sübvansiyondan yararlanmak isteyen 39 sektör, işverenlerini bu testlere tabi tutacak.
Flaman Hükümeti'nden ayrımcılıkla mücadelede yeni dönem
Sübvansiyon için 'Sahte CV' testleri zorunlu olacak
Flaman hükümeti, işe alımlarda göçmen kökenli ve yaşlı adaylara yönelik ayrımcılığı tespit etmek için 2026’dan itibaren sektör örgütlerine “sahte CV” (praktijktest) uygulamasını zorunlu hale getiriyor. 12 milyon Euro sübvansiyondan yararlanmak isteyen 39 sektör, işverenlerini bu testlere tabi tutacak.
Flaman hükümeti, iş gücü piyasasında süregelen ayrımcılığa karşı dikkat çeken bir adım attı.
2026 yılı bütçesinden toplam 12 milyon euro sübvansiyon alacak 39 sektör örgütü, fondan yararlanabilmek için işe alım süreçlerinde ayrımcılığı tespit etmeye yönelik “sahte CV” testlerini uygulamak zorunda olacak. Bu karar, Flaman çalışma politikasında son yıllardaki en somut denetim adımı olarak değerlendiriliyor.
Yeni düzenleme özellikle göçmen kökenli çalışanlar ile 55 yaş üzeri bireylerin iş arama sürecinde maruz kaldığı eşitsizliklerin ölçülmesini hedefliyor.
Saha Testleri Nasıl İşleyecek?
Flaman hükümetinin zorunlu kıldığı praktijktests yöntemi, işveren davranışlarını doğrudan ölçen bir sistem olarak biliniyor. Test kapsamında:
- Aynı niteliklere sahip iki sahte başvuru hazırlanacak.
- Başvurulardan biri göçmen kökenli isim taşıyacak veya daha ileri yaşta bir aday profili içerecek.
- Başvurular e-posta ya da telefon yoluyla işverenlere gönderilecek.
- Görüşmeye çağrılma oranları karşılaştırılacak.
- Aradaki belirgin fark, ayrımcılık göstergesi olarak raporlanacak.
Söz konusu testler, Agoria (teknoloji), Fevia (gıda) ve Federgon (geçici istihdam hizmetleri) gibi güçlü sektör kuruluşlarının da aralarında bulunduğu toplam 39 örgütün sübvansiyon şartı haline getirildi.
Bu sektör anlaşmaları (sectorconvenanten), normalde çalışanların beceri geliştirmesi, yaşam boyu öğrenme projeleri ve kapsayıcı iş yerleri oluşturulması gibi hedefleri içeriyor. Ancak 2026 itibarıyla bu fonların devamı için ayrımcılık testlerinin uygulanması zorunlu olacak.
Tablo: Politikanın Temel Maddeleri
|
Madde |
Açıklama |
|
Uygulama |
Sübvansiyon alan sektör örgütlerinin sahte CV testlerine katılma zorunluluğu |
|
Amaç |
İşe alımda göçmen kökenli ve yaşlı adaylara yönelik ayrımcılığı tespit ederek engellemek |
|
Yöntem |
Benzer profillerde sahte başvurular gönderilip görüşmeye davet farklarının ölçülmesi |
|
Kapsam |
39 sektör örgütü (Agoria, Fevia, Federgon dahil) |
|
Bütçe |
2026 yılında 12 milyon euro |
|
Tepkiler |
İşverenler: “Ek bürokrasi” — Bakan Demir: “Fırsat eşitliği aracı” |
Siyasi Tartışma: ‘Cadı Avı mı, Eşitlik Aracı mı?’
Yeni uygulama, Flaman iş dünyasında ve siyasi arenada geniş bir tartışma konusu oldu.
• Bakan Zuhal Demir: “Bu bir cadı avı değil”
Flaman Çalışma Bakanı Zuhal Demir (N-VA), testlerin işverenleri hedef almak için kullanılmadığını vurguladı. Demir, özellikle yaş ayrımcılığının Flaman iş piyasasında giderek artan bir sorun olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Gent örneğinde olduğu gibi, Unia'nın tek bir sahte başvuruyla 90 işvereni damgaladığı bir cadı avına karşıyım. Buradaki amaç, eşit fırsatların önünü açmak.”
• İşveren örgütlerinden tepki: “Bürokrasi artıyor”
Teknoloji federasyonu Agoria’nın emek uzmanı Vickie Dekocker ise uygulamayı eleştirdi: “Diependaele’nin başında olduğu hükümet, idari işlemleri basitleştirme sözü verirken şimdi bürokrasiyi artırıyor. Bu testler şirketlere ekstra yük getiriyor.”
Ayrımcılıkla Mücadelede Yeni Bir Sayfa
Flaman hükümeti, iş gücü piyasasında ayrımcılığın “görmezden gelinemeyecek kadar yaygın olduğunu” belirterek kararın arkasında duruyor. Akademisyenler ise bu testlerin, yıllardır tartışılan ancak bir türlü somutlaştırılamayan ayrımcılık ölçümünün objektif hale getirilmesi açısından önemli olduğunu vurguluyor.
Testlerin teknik taslağı, uygulanma şekli ve sonuçların nasıl raporlanacağı konusunda hükümet içi müzakereler devam ediyor. Nihai kararın 2025 ortasında netleşmesi bekleniyor.
Flaman bölgesinde yıllardır çözülemeyen “gizli ayrımcılık” sorununun bu uygulamayla daha görünür hale gelmesi ve uzun vadede politika yapıcıları daha güçlü yaptırımlara yönlendirmesi bekleniyor.
Halil Uygun

